Fars Dili
Fars Dili Fars Dili ve Edebiyatı Akademik
Farsça Günlük Konuşma Cümleleri
Merhaba ﺳﻼﻡ (Selâm)
Günaydın ﺻﺒﺢ ﺑﺨیر (Sobh bekheyr)
İyi geceler ﺷﺐ ﺑﺨﯿﺮ (Sheb bekheyr)
Nasılsınız? حالتان چطور است؟ (Hâletan chetôr est?)
İyiyim. ﻣﻦ ﺧﻮﺑﻢ . (Men khûbem)
Ben çok iyi değilim ﻣﻦ ﺧﯿﻠﯽ ﺧﻮﺏ ﻧﯿﺴﺘﻢ .(Men kheyli khûb nîstem)
Harikayım! ﻣﻦ ﻋﺎﻟﯽ ﻫﺴﺘﻢ (Men âlî hestem)
İyiyim. Teşekkür ederim. Siz? ﺧﻮﺑﻢ ، ﻣﻤﻨﻮﻧﻢ ؛ ﺷﻤﺎ
ﭼﻄﻮﺭﯾﺪ؟(Khûbem, memnûnem, shoma chetôrîd?)
Hoş geldiniz خوش آمدید (Khosh âmedîd)
Adınız nedir? ﺍﺳﻢ ﺷﻤﺎ ﭼﯿﺴﺖ؟ (Esm-e shoma chîst?)
Benim adım … ﺍﺳﻢ ﻣﻦ … ﺍﺳﺖ . (Esm-e men ... est.)
Tanıştığımıza memnun oldum. من از اشنای با شما خیلی خوشحال شدم. (Men ez âshenâ-ye bâ şoma kheyli khoshhal shodem.)
Ben de tanıştığımıza memnun oldum من هم از آشنای با شما خیلی خوشحال شدم.
ﺷﻤﺎ ﺧﻮﺷﻮﻗﺘﻢ .
(Men hem ez âshenâ-ye bâ shoma kheyli khoshhal shodem.)
Neredensiniz? ﺷﻤﺎ ﺍﻫﻞ ﻛﺠﺎ ﻫﺴﺘﻴﺪ؟ (Shoma ehl-e kocâ hestîd?)
Ben …’denim. ﻣﻦ ﺍﻫﻞ … ﻫﺴﺘﻢ . (Men ehl-e ... hestem.)
Ne iş yaparsınız? Mesleginiz nedir? شغل شما چیست؟ (Shoghl-i shoma chîst? )
NECATİ ŞİİRİNDE NESİMİ’DEN ETKİLENMENİN BOYUT VE BİÇİMLERİ
Necati Şiirinde Nesimi’den Etkilenmenin Boyut ve Biçimleri Seadet ŞIHIYEVA
İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi
Journal of the Human and Social Science Researches | 2012 | Cilt.1, Sayı:2 – Volume.1, Issue: 2
57
Öz
Divanının birtakım yapısal özellikleri, ayrı ayrı şiirlerinin teknik yönleri ve
söyleyiş tarzıyla kendi yolunu çizen Türk divan şiirinin ünlü isimlerinden İsa
Necati’nin gerek kaynakları, gerek etki alanında Azerbaycan edebiyatı temsilcilerinin
de önemli yeri vardır. Necati’nin Nesimi’ye (öl. 1417) yazdığı nazireler onun
Azerbaycan-Türk şiirinden kaynaklanmasının açık göstergelerindendir. Nesimi ve
Necati’nin şimdiye dek araştırılmamış edebî ilişkilerine onların aynı redifli çoklu
sayıda şiirleri tanıklık etmektedir. Necati’nin şiiri bu cihetleri, aynı zamanda
Nesimi’nin kardeşi Şah Handan’ın adını şiirine getirmesi, Fazlullah ve Nesimi’nin
trajik ölümüne poetik işaretleriyle Nesimi araştırmacılığı için de özel bir önem arz
etmektedir.
Farsça Sayılar
Farsça'da sayılar, Türkçe ve Arapça'da da olduğu gibi soldan sağa doğru yazılır. Farsça' da sayılar arasına "و " (vav) harfi getirilerek, sayıların arasına getirilen bu bağlaç harf "o" diye okunur.
Latin Alfabesindeki karşılıkları, Farsça Sayılar, yazılışları ve okunuşları şu şekildedir;
0 - ۰ -صفر -(sefr) =sıfır
1- ۱- يك - ( yek) = bir
2 - ۲ - دو -(do) = iki
3- ۳ - سه -(se) = üç
4 - ۴ - چهار -(çahar-çehar) = dört
5 - ۵ - پنج - ( panc-penc) = beş
6 - ۶ - شش - ( şeş) = altı
7 - ۷ - هفت - ( haft-heft) =yedi
8 - ۸ - هشت - (haşt-heşt) = sekiz
9 - ۹ - نه - ( noh) = dokuz
10 - ۱۰ - ده ( da-deh) = on
11 - ۱۱ - يازده ( yazda-yazdeh) = on bir
12 - ۱۲ - دوازده ( davazde-devazdeh)= on iki
13 -۱۳ - سيزده ( sizdeh-sizda) = on üç
14 - ۱۴ - چهارده ( çehardeh-çaharda) = on dört
15 - ۱۵ - پانزده ( panzda-panuzdeh) on beş
16 - ۱۶ - شانزده ( şanzda-şanzdeh) = on altı
ON THE SOURCES OF SEBÂTÜ’L-ÂCİZÎN BY SÛFÎ ALLAHYÂR
Abstract
Sûfî Allahyâr is one of the important poets of Chagatai literature lived in
the 17th century and his work Sebâtü’l-Âcizîn which is written in Turkish
the precious and widely read book. This book is very appreciated in
Uzbeks, Turkmens and another Turkic groups live in the Middle Asia,
besides has been used as a course book at primary schools. Sebâtü’l-
âcizîn can be considered as an example of Nasihatname genre (a piece of
writing giving advices on religious issues), which comprises subjects on
religion and sufism. Classical Turkish Literature generally based on
religious information for instance, Qur’ân al-kerîm, Hadîth-i Sharîfs,
creed and fiqh books and mystic (tasavvufî) sources. Turkish poets,
appropriate with Classical Islamic Literature, especially at the beginning,
generally affected by the Persian poets who were experienced in this
genre and took them as reference for themselves. With impact of this
Farsçada Alfabe (1. Ders)
درس اوّل (Ders-i Evvel)
***Dil Bilgisi***
* Farsça, Arap alfabesi ile yazılmakta olup bu alfabeye ilaveten şu harflere sahiptir: ژ چ پ گ yani g, p, ç ve j.
* Farsça'da toplam 32 harf vardır. ث ح ذ ص ض ط ظ ع غ harflerinin telaffuzu Arapça'da olduğu gibi mahreçli olmayıp bizdeki gibi sadedir. Örneğin ث س ص harflerinin hepsi aynı 's' harfine denk gelir. غ harfi yerine göre g veya ğ olarak telaffuz edilir. خ harfi ise aynen Arapça'da olduğu gibi okunur.
* Farsça'da Türkçe'deki ı, ö ve ü sesleri yoktur.
* Zamirlerde ve fiillerde cinsiyet ayrımı yoktur. Türkçe'deki gibi cümlenin akışından, siyâk ve sibâk'tan anlaşılır.
* Cümlenin öğelerinin dizilişi bizdeki gibi Özne+Nesne+Yüklem'dir. Özne fiilde gizli olup açıkça cümlenin başında zikredilmeyebilir. Örnek: كتابرا بمن داد('Kitabrâ be-men dâd' yani (O,) Kitabı bana verdi.)
HORASÂN TASAVVUF EKOLÜ VE ÖZELLİKLERİ
Turkish Studies
International Periodical for the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 11/2 Winter 2016, p. 127-148
DOI Number: http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.9393
ISSN: 1308-2140, ANKARA-TURKEY
Article Info/Makale Bilgisi
Received/Geliş: 27.02.2016 Accepted/Kabul: 01.04.2016
Referees/Hakemler: Doç. Dr. Vahit GÖKTAŞ –
Yrd. Doç. Dr. Adem ÇATAK
This article was checked by iThenticate.
ÖZET
Horasân, öteden beri şüttarî/sükrî tasavvufun gelişmesinde önemli
bir muhittir. Horasân’da meşhur bir sûfînin olmadığı bir yerleşim yeri,
bir köy neredeyse yoktur. Tasavvufun ünlü simaları, seçkin eserleriyle ve
tarikat uygulamalarıyla buradadır.
Horasân tasavvufu, Anadolu'nun İslâmlaşmasında da maya rolü
oynamıştır. Moğol istilası sonrası Anadolu'ya gelerek inşa sürecinde zihin
faaliyetlerine yön veren bu ekole bağlı âlim, ârif, sûfî, edîb ve hekîmler
gerek eğitim-vakıf hizmetleriyle gerekse bıraktıkları eserlerle Anadolu’dan
Farsçada Kişi Zamirleri (2. Ders)
درس دوّم (Ders-i Dovvom)
***Dil Bilgisi***
* Kişi Zamirleri
Ben من (men)
Sen تو (to) *Bu zamir, çocuklar için, samimi/yakın arkadaşlar için veya hizmetkârlar için kullanılır.
Daha çok siz شما (şomâ) kullanılır. Türkçedeki kullanıma paralel olarak nezaket icabı yaşıt
veya bizden yaşlı kişilere karşı çoğul sigasında hitap edilir.
O او (û), وی (vey) *Hayvanlar, cansız varlıklar, soyut (aklî) nesneler için ise آن (ân) kullanılır.
Biz ما (mâ)
Siz شما (şomâ)
Onlar ايشان (îşân) *Aynı zamanda Modern Farsça'da yine onlar anlamında آنها (ânhâ) veya آنان (ânân) da kullanılmaktadır.*
* İşaret Zamirleri
Bu اين (în)
Şu آن (ân)
O آن (ân)
Bunlar اينها (înhâ)
Şunlar آنها (ânhâ)
Onlar آنها (ânhâ)
***Kelime Hazinesi***
گناه (gunâh) günah
خام (hâm) ham, olgunlaşmamış
سيم (sîm) gümüş
زر (zer) altın
Farsçada Fiil Çekimi (12. Ders)
درس دوازدهم (Ders-i Devâzdehom)
***Dil Bilgisi***
* Fiil Çekimi
Farsça'da fiillerin çekiminde şu iki tür gövdeden birisi kullanılır: Geçmiş zaman gövdesi ve Geniş zaman gövdesi.
**Geçmiş zaman gövdesi esas alınarak çekilen fiillerde sırasıyla şu ekler kullanılır:
Birinci tekil şahıs: م (em) -im
İkinci tekil şahıs: ی (î) -in
Üçüncü tekil şahıs: - (Geçmiş zaman gövdesi aynı zamanda üçüncü tekil şahsa ait fiildir.)
Birinci çoğul şahıs: يم (îm) -ik
İkinci çoğul şahıs: يد (îd) -niz
Üçüncü çoğul şahıs: ند (end) -ler
Örnekler: Buna göre بودن (bûden- ...olmak) yardımcı fiilinin بود (bûd) geçmiş zaman gövdesi üzerinden çekimi şöyledir:
بودم (bûdem) ...oldum
بودى (bûdî) ...oldun
بود (bûd) ...oldu
بوديم (bûdîm) ...olduk
بوديد (bûdîd) ...oldunuz
بودند (bûdend) ...oldular
رفتن (reften- gitmek) fiilinin رفت (reft) geçmiş zaman gövdesi üzerinden çekimi de şöyle olur:
Farsçada İsmin Halleri (6. Ders)
درس ششم (Ders-i Şeşom)
***Dil Bilgisi***
* İsmin Halleri
-i hali را (râ) کتاب را ، کتابرا (kitâb-râ) kitabı
-e hali به ، ب (be) به کتاب ، بکتاب (be-kitâb) kitaba
-de hali در (der) در کتاب (der kitâb) kitapta
-den hali از (ez) از کتاب (ez kitâb) kitaptan
Birlikteliği (ile) ifade etmek için de با (bâ) kullanılır. Mesela با کتاب (bâ kitâb)kitapla
Ancak, bu edatlardan kimileri birbirlerinin yerine kullanılabildiği gibi, bir edat birkaç
edatın verdiği anlamı verebilir.
Ünlem durumu ya ismin sonuna (â) sesini veren ünlem elifi ا (elif-i nidâ) getirilerek ya
da ismin başında يا (yâ), ايا (eyâ), ای (ey) kelimeleri söylenerek ifade edilir.
پادشاه (Pâdşâh) Pâdişah!
پادشاها (Pâdşâhâ) Ey padişah!
يا پادشاه (Yâ pâdşâh) Ey padişah!
ای پادشاه (Ey pâdşâh) Ey padişah!
* İyelik Zamiri ve İyelik Sıfatları
KLASİK ŞİİRİN MERKEZİ OLARAK İSTANBUL
1
bilig-13/Bahar’2000
Gazi Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı
ÖZET
Kültür ve sanatın gelişip serpilme noktaları bütün dünyada
şehirler olmuştur. Bu yüzden şehir ve kültür birbiriyle yakın
ilişki içinde olan kelimelerdir. Türk bilim, sanat ve kültür tarihi
de benzer bir gelişmişlik gösterir. Türk şehrinin en
karakteristik örneklerinden biri olan İstanbul, aynı zamanda
bize özgü sanatların da en çok yansıma imkânı bulduğu yöredir.
Bu makalede tamamen bir şehir edebiyatı özelliği gösteren
Divan edebiyatı ve divan şairleri göz önünde tutularak klasik
şiir, İstanbul ilişkisi gözler önüne serilmeye çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler:
Şehir ve Kültür, Klasik Şiir, Matbaa, İstanbul.
2
bilig-13/Bahar’2000
GİRİŞ
Yapısı gereği toplu yaşamak ihtiyacı içinde olan
insanoğlu, bunun sonucu olarak da çok eski tarihlerden
beri bu şekilde yaşayabileceği merkezler oluşturmuş,
bunları zamanla köy, kasaba ve şehirlere
dönüştürmüştür. Bu yerleşim alanlarının bir kısmı
Farsça Derslerine Giriş
Giriş
Farsça ( فارسى - Farsî)
Farsça, Hint-Avrupa dilleri bünyesindedir. İran'da, Afganistan'da ve Tacikistan'da resmi dil statüsünde olan*; Özbekistan çevresinde konuşulmakta* olup hepimizin bildiği gibi İslam Kültür ve Medeniyeti'nin Arapça'dan sonra Türkçe'yle birlikte büyük bir dilidir.
Bir zamanlar saraylarımızda konuşulan, edebiyatın dilidir Farsça.
Mesnevi'nin dilidir; Mevlana onunla seslenir bize.
Tasavvufta birçok kavramda önümüze çıkar Farsça.
Hafız'ın gazellerini, Ömer Hayyam'ın dünyaca meşhur rubailerini dile dökerken kullandıkları harika bir fonetiğe sahip bir dil: Farsça.
Osmanlı Devletinde medreselerde okutulan Bostan ve Gülistan'daki hepimizin beğenerek okuduğu o ahlak dersi veren o güzelim hikayeler de Farsça kalıbında kağıda dizilmişlerdir Şeyh Sadi tarafından.
Ha unutmadan İmam Gazali de Kimya-yı Saadeti'ni bu dilde yazmıştır.
EŞREFOĞLU RÛMÎ’NİN GAZELLERİNDE NASİHAT VE NEFİS MUHASEBESİ
EŞREFOĞLU RÛMÎ’NİN GAZELLERİNDE NASİHAT VE NEFİS
MUHASEBESİ
YRD. DOÇ. DR. NAZİRE ERBAY
ÖZ
İnsan, hata yapmaya eğilimli yaratılmıştır. Ayrıca insan, dünyaya
belli sorumluluklarla gelmiştir. Klasik Türk şiirinde, tasavvufi konulardaki
metinlerde, nasihat, sıklıkla ele alınır. Bu eserlerdeki maksat,
insanın dünya ve ahiret mutluluğu ve kendini muhasebe etmesidir.
Dinin nasihat olduğu bilinciyle tasavvufi eserler oluşturan Eşrefoğlu
Rûmî, insanı doğru yola sevk eden, Allah’ın emir ve yasaklarını göz
önünde bulunduran mısralar oluşturur. Rûmî’nin eserlerinde, insanın
‘varlık’ına dair sorgulama yapması, nefis mücadelesi, dünya ve
ahiret mutluluğu, yaratanın rızasını kazanması için yapması gerekenler
vardır. Bu çalışmada, Eşrefoğlu Rûmî’nin gazellerindeki nasihatler
ve insanın yaptığı hatalar karşısındaki nefis muhasebesi, beyitler üzerinden
bir okuma çalışması halinde anlatılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Eşrefoğlu Rûmî, gazel, nasihat, nefis muhasebesi.
ABSTRACT
Farsçada Sayı Sıfatları (Kısaca Sayılar ) (10. Ders)
(Ders-i Dehom)
***Dil Bilgisi***
*Sayı Sıfatları (Kısaca Sayılar )
0-۰ صفر (sıfr)
1-۱ یک (yek)
2-۲ دو (do)
3-۳ سه (se)
4-۴ چهار (çehâr)
5-۵ پنج (penc)
6-۶ شش (şeş)
7-۷ هفت (heft)
8-۸ هشت (heşt)
9-۹ نه (noh)
10-۱۰ ده (doh)
11-۱۱ يازده (yâzdeh)
12-۱۲ دوازده (devâzdeh)
13-۱۳ سيزده (sîzdeh)
14-۱۴ چهارده (çehârdeh)
15-۱۵ پانزده (pânzdeh)
16-۱۶ شانزده (şânzdeh)
17-۱۷ هفده (hifdeh)
18-۱۸ هجده (hicdeh)
19-۱۹ نوزده (nûzdeh)
20-۲۰ بيست (bîst)
21-۲۱ بيست ويك (bîst u yek)
22-۲۲ بيست و دو (bîst u do)
23-۲۳ بيست و سه (bîst u se)
...
30-۳۰ سي (sî)
40-۴۰ چهل (çihil)
50-۵۰ پنجاه (pencâh)
60-۶۰ شصت (şest)
70-۷۰ هفتاد (heftâd)
80-۸۰ هشتاد (heştâd)
90-۹۰ نود (neved)
100-۱۰۰ صد (sed)
101-۱۰۱ صد و يك (sed u yek)
...
121-۱۲۱ صد و بيست و يك (sed u bîst u yek)
...
200-۲۰۰ دويست (divist)
300-۳۰۰ سيصد (sised)
400-۴۰۰ چهارصد (çehârsed)
500-۵۰۰ پانصد (pansed)
600-۶۰۰ ششصد (şişsed)
700-۷۰۰ هفتصد (heftsed)
800-۸۰۰ هشتصد (heştsed)
Farsça Nasıl Bir Dildir?
Dünya üzerinde yüzlerce farklı dil konuşulur. Kimisinin kökeni, konuşma tarzı ve yazım şekli aynı olabilirken kimisinin alfabesi bile diğerleriyle bir benzerlik göstermez. Bu kadar farkı dil arasında Türkiye çevresinde çok sık konuşulan bir dil de Farsça'dır. Bu dil özellikle Orta Asya'da sıkça kullanılır. Farsça; kökeni çok eskilere dayanan bir dildir ve hala konuşularak varlığını korur.
Farsça alfabesi; Arapça ile aynı olup harekesiz yazılır. Sayılar da aynı şekilde harekesiz Arap alfabesi ile yazılır. Sıra belirtmek için sayıların sonuna 'om', 'omi' ya da 'omin' eklenir. Konuşma özellikleri Arapça'ya çok yakındır; fakar her iki dil de birbirinden etkilenmemiştir. Gırtlak tonlamaları yüksektir.
Farsça; Hint - Avrupa dilleri arasındadır. Bu ailenin Hint - İran dil kolunun İran kümesine dahildir. Dünya üzerindeki yaklaşık olarak 100 milyon kadar insanın ana dili Farsça'dır. Kökeni; Antik Pers halkının konuşma dilinden gelir.
Farsçada Geçmiş Zaman (14. Ders)
درس چهاردهم (Ders-i Çehârdehom)
***Dil Bilgisi***
* Zamanlar
*Geçmiş Zaman
Değişik isimler altında çeşitli mazi (geçmiş zaman) mevcut ise de, genel olarak Farsça'da iki tip geçmiş zaman vardır: Mazi-yi Mutlak ve Mazi-yi Naklî
**Mazi-yi Mutlak (Mutlak Geçmiş Zaman)
Türkçe'deki -di'li geçmiş zamanın karşılığı olan zaman sigasıdır.
Mazi-yi Mutlak, önceden de bahsi geçtiği üzere, fiilin geçmiş zaman gövdesinin (yani fiilin sonundaki ن atılarak elde edilen kökün) sonuna aşağıdaki ilgili ekin eklenmesi ile oluşturulur:
Birinci tekil şahıs: م (em) -im
İkinci tekil şahıs: ی (î) -in
Üçüncü tekil şahıs: - (Geçmiş zaman gövdesi aynı zamanda üçüncü tekil şahsa ait fiildir.)
Birinci çoğul şahıs: يم (îm) -ik
İkinci çoğul şahıs: يد (îd) -niz
Üçüncü çoğul şahıs: ند (end) -ler
Örneğin bir basit fiil olan ديدن (dîden- görmek) in bu sigada çekimi şöyledir: