Farsçada Hikaye Kipi (18. Ders)

درس هجدهم (Ders-i Hicdehom)

***Dil Bilgisi***

*Hikaye Kipi

**Geçmiş Zamanın Hikayesi

Bu sîga. geçmişte meydana gelmiş bir veya birkaç eylemden önce vukû bulmuş bir eylem, oluş veya durumu bildirir.
Örnekler:
وقتى كه تو آمدى حسن به دانشكده رفته بود (Vagtî kı to âmedî Hasen be dânişkede rafte bûd) Sen geldiğinde Hasan fakülteye gitmişti.
وقتى كه پزشك وارد شد مريض مرده بود (Vagtî ki pizişk vârid şod merîd morde bûd)

Sözkonusu fiilden türetilmiş ortaçtan (sıfat-fiil) sonra بودن (bûden- olmak) yardımcı fiili getirilir. Çekim sırasında sadece yardımcı fiil değişikliğe uğrar.

گفته بودم (Gofte bûdem) Söylemiştim
گفته بودی (Gofte bûdî) Söylemiştin
گفته بود (Gofte bûd) Söylemişti
گفته بوديم (Gofte bûdîm) Söylemiştik
گفته بوديد (Gofte bûdîd) Söylemiştiniz
گفته بودند (Gofte bûdend) Söylemişlerdi

Bir önekli fiilin olumlu çekimi de şöyledir:

برخورده بودم (Ber horde bûdem) Rastlamıştım
برخورده بودی (Ber horde bûdî) Rastlamıştın
برخورده بود (Ber horde bûd) Rastlamıştı
برخورده بوديم (Ber horde bûdîm) Rastlamıştık
برخورده بوديد (Ber horde bûdîd) Rastlamıştınız
برخورده بودند (Ber horde bûdend) Rastlamışlardı

Birleşik fiilin çekimleri ise şu şekildedir:

تنبیه کرده بودم (Tenbîh kerde bûdem) Tenbih etmiştim
تنبیه کرده بودی (Tenbîh kerde bûdî) Tenbih etmiştin
تنبیه کرده بود (Tenbîh kerde bûd) Tenbih etmişti
تنبیه کرده بوديم (Tenbîh kerde bûdîm) Tenbih etmiştik
تنبیه کرده بوديد (Tenbîh kerde bûdîd) Tenbih etmiştiniz
تنبیه کرده بودند (Tenbîh kerdebûdend) Tenbih etmişlerdi

Fiilin olumsuz çekimi yapılırken, olumsuzluk bildiren ن (ne) harfi ortacın başına getirilir.

نخریده بودم (Neharîde bûdem) Satın almamıştım
نخریده بودی (Neharîde bûdî) Satın almamıştın
نخریده بود (Neharîde bûd) Satın almamıştı
نخریده بوديم (Neharîde bûdîm) Satın almamıştık
نخریده بوديد (Neharîde bûdîd) Satın almamıştınız
نخریده بودند (Neharîde bûdend) Satın almamışlardı

Bir diğer örnek:

قول نداده بودم (Gavl nedâde bûdem)Söz vermemiştim
قول نداده بودی (Gavl nedâde bûdî) Söz vermemiştin
قول نداده بود(Gavl nedâde bûd) Söz vermemişti
قول نداده بوديم (Gavl nedâde bûdîm) Söz vermemiştik
قول نداده بوديد (Gavl nedâde bûdîd) Söz vermemiştiniz
قول نداده بودند (Gavl nedâde bûdend) Söz vermemişlerdi

***Kelime Hazinesi***

موزه (mûze) müze
بادنجان (bâdincân) patlıcan
هنر (huner) sanat
پزشك (pizişk) doktor
شيمي (şîmî) kimya
فيزيك (fîzîk) fizik
زيست شناسي (zîst şinâsî) biyoloji
تند (tund) hızlı
چابك (çâbuk) acele, çabuk
كند (kend) yavaş
ورزيده (verzîde) tecrübeli
شاگرد (şâgird) çırak
شاگردي (şâgirdî) çıraklık



***Hikmet Damlaları***

1- پایان شب سیه سپید است

(Pâyân-ı şeb-i siyeh sepîd est.)

Kara gecenin sonu aktır.

2- مهمان هدیۀ خداست

(Mihmân hediyye-i hodâst.)

Konuk, Tanrı'nın armağanıdır.

3- تا جای ندانی پای منه

(Tâ cây nedânî pây menih.)

Sakın bilmediğin yere ayak basma!