BUDİNLİ CİHÂDÎ VE TEŞRÎH-İ TIBÂè İSİMLİ TÜRKÇE- ARAPÇA MANZUM SÖZLÜĞÜ

Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
BUDİNLİ CİHÂDÎ VE TEŞRÎH-İ TIBÂè İSİMLİ TÜRKÇE- ARAPÇA MANZUM
SÖZLÜĞÜ
Hasan DOĞAN1
Özet
Klasik Türk şiirine özgü bir gelenek olan manzum sözlük yazma geleneği ile ilgili bugüne değin birçok çalışma
yapıldı. Yapılan çalışmalar, manzum sözlüklerin Türkçe kelimelerin Arapça– Farsça karşılıklarını, temel
dilbilgisi kurallarını, sayı ve vezinleri öğretmek maksadıyla Osmanlı eğitim sisteminde bir hayli rağbet
gördüğünü göstermektedir.
Türklerin coğrafyaları aşan kültür ve medeniyeti sayesinde birçok yazma yahut matbu eserin bugün yabancı
ülkelerde olması, hemen her gün yeni bir eserin ortaya çıkmasına vesile olmuştur. İşte bu çalışmada, Osmanlı
eğitim hayatında dil ve aruz öğreniminde kullanılan manzum sözlükler arasında sayılabilecek ve biri
Belgrad’da ve diğeri de İstanbul’da olmak üzere şu ana kadar iki nüshasına ulaşabildiğimiz, Budinli Cihâdî’nin
üzerinde henüz herhangi bir çalışma yapılmayan ve bu nedenle çok fazla tanınmayan Teşrîh-i Tıbâè isimli
manzum sözlüğü incelenecektir.
Anahtar Kelimeler: Manzum sözlük, Osmanlı şiiri, Cihâdî, Teşrîh-i Tıbâè.
BUDINLI CIHÂDÎ AND TESRÎH-I TIBÂè NAMED TURKISH-ARABIC VERSE
DICTIONARY
Abstract
Much work has been done to date on the tradition of verse dictionary writing, a tradition unique to classical
Turkish poetry. The studies show that the verse dictionaries are very popular in the Ottoman education
system in order to teach Arabic - Persian equivalents of Turkish words, basic grammar rules, numbers and
vocabulary.
Turkish culture and civilization of the region is in excess of the occasion with several masterpieces of our
printed manuscript or in a foreign country today, almost every day has resulted in the emergence of a new
work. In this study, it can be considered as one of the verse dictionaries used in the education and language
learning of Ottoman education, and there is no study yet on the Budinli Cihâdî which we have reached so far
in two copies, one in Belgrade and one in Istanbul, The unknown verse dictionary named Teşrîh-i Tıbâè will be
examined.
Keywords: Verse dictionaries, Ottoman poetry, Cihâdî, Teşrîh-i Tıbâè.

1
Necmettin Erbakan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Eski Türk Edebiyatı Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi el-mek:
hasandogan143@gmail.com.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 17 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Manzum Sözlük Geleneği ve Manzum Sözlüklerle İlgili Bilimsel Çalışmalar
Manzum sözlükler, Osmanlı medreselerinde öğrenim gören çocukların; Türkçe kelimelerin Arapça ve Farsça
karşılıklarını daha kolay ezberleyebilmeleri, bunun yanında bazı gramer kuralları ile sayı ve vezinleri kolaylıkla
hıfzedebilmeleri maksadıyla kaleme alınan, eğitici yönü ağır basan eserlerdir. Manzum sözlükler üzerine bugüne
kadar yapılan çalışmalar gösteriyor ki bu eserler Osmanlı medreselerinde ders kitabı olarak okutulmakta ve çok
büyük rağbet görmektedir. Bunda, ahenkli ve anlamlı olan nazmın daha kolay ezberlenmesi, hiç şüphesiz en
büyük etkendir.
Türkçe – Arapça ilk manzum sözlüğün, Abdüllatif ibn Melek tarafından kaleme alındığı tahmin edilen Lugat-ı
Ferişteoğlu adlı eser olduğu genel kabul görmektedir (Kılıç 2006: 68; Yurtseven 2003: 3). Bu makalede ele alınan
manzum sözlüğün, Türkçe – Arapça manzum sözlüklerle ilgili başta Sadi Çöğenli’nin bibliyografik çalışması
(Çöğenli, 2000-2001) olmak üzere manzum sözlüklerle ilgili literatürde zikredilmemesi; eser ve şairi ile ilgili
birkaç cümlelik bilginin sadece Sadeddin Nüzhet Ergun (1936) tarafından verilmesi, sözlüğün küçük hacimli
olması ve biri yurt dışında olmak üzere sadece iki nüsha olmasıyla ilgili olduğu düşünülmektedir.2

2
Türk edebiyatında manzum sözlük yazma geleneği ile ilgili bugüne kadar birçok yazı kaleme alındığından, manzum
sözlüklerle ilgili geniş bir girişin hem bizi tekrara düşüreceği hem de bu yazınının sınırlarını aşacağı kanaatindeyiz. Bu
münasebetle ilgili literatüre dair, bizim de kısmen istifade ettiğimiz bazı çalışmaları burada zikretmekle kifayet ediyoruz: Sadi
Çöğenli (2000-2001), “Eski Harflerle Basılmış Türkçe Sözlükler Kataloğu”, Akademik Araştırmalar Dergisi, Yıl : 2, Sayı : 7-8,
Kasım 2000-Nisan 2001, s. 99-134; Necip Fazıl Duru-Abdullah Eren (hzl.) (2014), Nazm-ı Dil-ârâ (Farsça-Türkçe Manzum
Lugat), Ordu: Altınpost Yayınları;Turgut Karabey-Numan Külekçi (1990), Sünbülzâde Vehbî, Tuhfe (Farsça-Türkçe Manzum
Sözlük), Erzurum: Atatürk Ü. Yayınları; Adnan Karaismailoğlu (1990), “Manzum Sözlüklerimizden Tuhfe-i Remzî”, Millî Kültür,
74, Temmuz 1990, 60-61; Cemal Muhtar (1993), İki Kur’an Sözlüğü Luğat-ı Ferişteoğlu ve Lugat-ı Kânûn-ı İlâhî, İstanbul:
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları; Ahmet Hilmi İmamoğlu (1993), Farsça-Türkçe Manzum Sözlükler ve
Şahidi’nin Sözlüğü (İnceleme-Metin), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Erzurum: Atatürk Ü. SBE; Yusuf Öz (1996), Tarih Boyunca
Farsça-Türkçe Sözlükler, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü;; Seyfettin İlhan (1997),
Şemsi Cevâhirü’l-Kelimât (Mukayeseli İnceleme), Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Elazığ: Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü; Atabey Kılıç (2001), Mustafâ bin Osmân Keskin, Manzûme-i Keskin, Kayseri: Laçin Yayınevi; Mehmet Kırbıyık
(2002), “Miftâh-ı Lisân Adlı Manzum Fransızca-Türkçe Sözlük Üzerine”, Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü
Dergisi, Sayı:11, s.184-200; Necmettin Yurtseven (2003), Türk Edebiyatında Arapça-Türkçe Manzum Lugatler ve Sünbülzâde
Vehbî’nin Nuhbe’si, Yayınlanmamış Doktora Tezi Ankara; Ankara Ü., SBE; Ahmet Kartal (2003), Tuhfe-i Remzî, Ankara; Akçağ
Yayınları; Mehmet Dursun Erdem (2005), “Osmanlı Dönemi Manzum Çocuk Sözlükleri ve Bir Lugât-ı Sıbyân Yazması”, Hece
Aylık Edebiyat Dergisi Çocuk Edebiyatı Özel Sayısı, Yıl 9, Sayı 104-105, Ağustos-Eylül 2005, s. 178- 189; Abdülkerim Gülhan
(2005), “Manzum Sözlük Nazmü’l-Leâl’in Dil ve Üslûp Özellikleri Üzerine Bir Değerlendirme”, Celal Bayar Üniversitesi “II.
Uluslararası Türk Tarihi ve Edebiyatı Kongresi”, 11-12-13 Kasım 2005 Manisa; Atabey Kılıç (2005), “Klâsik Türk Edebiyatında
Manzum Sözlük Yazma Geleneği ve Türkçe-Arapça Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân”, Klâsik Türk Edebiyatı Sempozyumu 6-7
Mayıs 2005 Şanlıurfa; (Prof. Dr. Abdülkadir Karahan’a Armağan) (hzl.: Eyüp Azlal, Necmi Karadağ, M.Emin Karahan),
Şanlıurfa Belediyesi Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yay, s. 186-189; Atabey Kılıç (2006), “Türkçe-Arapça Manzum
Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân -1- (İnceleme)”, Turkish Studies, 1. Cilt 2. Sayı, s. 81-100; Ahmet Hilmi İmamoğlu (2006),
Muğlalı Şâhidî İbrahim Dede Tuhfe-i Şâhidî Farsça-Türkçe Manzum Sözlük, Muğla: Muğla Üniversitesi Yayınları; Atabey Kılıç
(2007), “Türkçe-Arapça Manzum Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân-2-(Metin)”, Turkish Studies, 1. Cilt 3. Sayı, s. 29-71; Atabey
Kılıç (2006), “Mevlânâ Müzesi Kitaplığı 4026’da Kayıtlı Manzum Sözlük Mecmûası Hakkında”, Mevlânâ, Mesnevi,
Mevlevihaneler Sempozyumu, 30 Eylül-01 Ekim 2006, Manisa; Atabey Kılıç (2007), “Türkçe-Farsça Manzum Sözlüklerden
Tuhfe-i Vehbi(Metin)”, Turkish Studies, 1. Cilt 4. Sayı, s. 410-475; Mehmet Dursun Erdem (2005), “Manzum Sözlükler ve
Tuhfe-i Âsım”, International Journal of Central Asian Studies, Volume 10-1, Editor in Chief: Choi Han-Woo, p.197-216, Korea;
Zehra Gümüş (2007), “Klâsik Türk Edebiyatında Manzum Sözlük Şerhleri”, Turkish Studies, C.2, S.4, s.423-431; H. İbrahim
Yakar (2007), “Manzum Sözlüklerimizden Tuhfe-i Fedâî”, Turkish Studies, C.2, S.4, s.1015-1025; Perihan Ölker (2009), “Klâsik
Edebiyatımızda Manzum Sözlük Geleneği ve Mahmûdiyye”, Turkish Studies, Volume 4/4, s.873-888; Ahmet Tanyıldız (2013),
Mes’ûd Lutfî Efendi – Tuhfe-yi Lutfî (Türkçe-Farsça Manzum Sözlük), İstanbul: Akademik Kitaplar; M. Akif Gözitok, Nazm-ı
Bedî’ (Farsça-Türkçe Manzum Sözlük), Erzurum: Mim Yayınları; Şeyma Nur Zararsız (2015), Tuhfetü’l-Mülûk (Tuhfe-yi Şâhidî
- 18 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
1. Türkçe – Arapça Manzum Sözlük: Teşrîh-i Tıbâè
1.1. Sözlüğün Adı, Müellifi ve Telif Tarihi
Çalışmamızın temelini teşkil eden sözlüğün sebeb-i telif kısmında yer alan;
“Didim hem aña teşrìó-i ùıbÀè nÀm
Daòi úıldım anı tÀrìòe itmÀm” (yk.4a
)
3
beytinden hareketle şairin sözlüğüne Teşrîh-i Tıbâè ismini verdiği ve
“CihÀdìye duèÀ-i hayr idenler
Olalar dìn ü dünyÀda muôaffer” (yk.4b
)
beytinden de anlaşılacağı üzere müellifinin Cihâdî mahlasını kullanan bir şair olduğu kesindir. Yukarıda verilen
ilk beytin ikinci mısrasında, şairin eserini bu tarihte tamamladığı anlamındaki sözlerinden hareketle eser adı
olarak belirlenen Teşrìó-i ÙıbÀè ibaresindeki harflerin ebced değerlerinin toplamı olan H.1000 (M.1591-92)
tarihinin, sözlüğün kaleme alındığı yahut tamamlandığı tarih olması kuvvetle muhtemeldir.4
Buna göre mevcut
kaynaklarda Teşrîh-i Tıbâè ve Cihâdî hakkında bilgi veren tek kaynak Sadeddin Nüzhet Ergun’un Türk Şairleri adlı
eseridir. Ergun, bahsi geçen eserde XVI. asır şairi olan Cihâdî hakkında tezkirelerde herhangi bir bilgiye
rastlamadığından ve sadece İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde Teşrîh-i Tıbâè isimli bir manzum lügatinin
bulunduğundan bahsetmektedir (Ergun, 1939: 1080-1081). Ergun’un da işaret ettiği gibi tezkirelerde söz konusu
sözlüğün şairi Cihâdî hakkında hiçbir bilgi bulunmamaktadır.
Bunun dışında, 16. yüzyılda Edirneli Nazmî tarafından tertip edilen Mecmau’n-Nezâir’de, Cihâdî mahlaslı bir
şaire atfedilen bir nazire bulunmaktadır (Köksal, 2012: 2554). Ayrıca 16. yüzyılın ikinci yarısı ile 17. yüzyılın ilk
çeyreği arasında derlendiği tahmin edilen Kâbilî’nin Sultân-ı Hûbâna Münâsib Eş’âr isimli matla’lar
mecmuasında (Gürbüz, 2011) ve yine 16. - 17. yüzyıllarda tertip edildiği düşünülen Peşteli Hisâlî’nin Metâli’ü’nNezâir’inde
(Kalyon, 2011) Cihâdî mahlaslı bir şairden alınan iki matla’ bulunmaktadır5
. Bu şairlerin Teşrîh-i
Tıbâè şairi Cihâdî olup olmadığına emin olmamakla birlikte, gerek sözlüğün telif tarihi gerekse yukarıda ismi

Şerhi), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kayseri: Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; Gökhan Ölker-Hidayet Duyar
(2013), Se-Zebân / Şeyh Ahmed-i Antakî, Konya: Palet Yayınları; Kamil Ali Gıynaş (2015), “Arapça-Farsça-Türkçe Manzum Bir
Sözlük: Tufetü’l-İhvân Hediyyetü’s-Sıbyân”, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, C.8, S.41, s.154-163; Gökhan Ölker
(2009), “Rumca-Türkçe Manzum Sözlük Tuhfetü’l-Uşşâk”, Turkish Studies, Volume 4/4, s.856-872; Mesut Bayram Düzenli
(2015), Tuhfe-i Se-Zebân, İstanbul: Erguvan Yayınevi; İbrahim İmran Öztahtalı (2004), Lâmi’î Çelebi ve Lugat-ı Manzûmu,
Bursa: Gaye Kitabevi.
3
İstanbul nüshasında bazı eksiklikler görüldüğünden, makalemize alınan örneklerdeki varak numaralarında Belgrad
Üniversitesi nüshası esas alınmıştır.
4
Eserin her iki nüshasında da sözlüğün telif tarihiyle ilgili hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Sözlüğün adından hareketle tespit
ettiğimiz ve Türk Şairleri’nde de işaret edilen bu tarih (Ergun, 1939: 1080) şu aşamada bir tahmin olarak kabul edilmelidir.
5
Söz konusu matla’lar şu şekildedir:
“Bugün yayum çeker yoúdur diyen varsun bir el ursun
Ne yüzdendür hele bir kez kemÀn-ı èışúı bir görsün” (Gürbüz, 2011: 402)
“Arãa-i èÀlemde baş oynamaàa server gerek
RÀh-ı óaúda cÀn terkine mücÀhid er gerek” (Kalyon, 2011: 211).
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 19 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
anılan mecmuaların derlenme tarihleri dikkate alındığında mecmualara şiirleri alınan Cihâdî ile Teşrîh-i Tıbâè’ın
şairinin aynı olma ihtimali yüksek görünmektedir. Fakat şu ana kadarki çalışmalarımızda bu tahminimizi
destekleyecek somut bir belge yahut bilgiye ulaşamadığımızdan, bunu bir tahminden öteye vardıramıyoruz.
Ayrıca Tayyâr-zâde Atâ’nın Osmanlı Saray Tarihi Târîh-i Enderûn’unda da Cihâdî mahlaslı bir şairin Sultan IV.
Murad’ın lugazına verdiği cevap kayıtlıdır. Söz konusu eserde Cihâdî’nin Enderun mensubu olduğu da
belirtilmiştir (Tayyâr-zâde ‘Atâ, 1293: 64-65). Mehmed Nail Tuman da Atâ’nın tarihinde verilen bilgilerin aynısını
Tuhfe’sinde zikreder (Aksoyak, 2014). Atâ Tarihi’nde zikredilen Cihâdî’nin, Teşrîh-i Tıbâè şairi ile aynı kişi olduğu
düşünülmüş olmalı ki sözlüğün İstanbul Üniversitesi nüshasının girişinde yer alan fevâid kaydında, Sultan IV.
Murad’ın lugazı ile Cihâdî’nin verdiği cevap -kısmen de olsa- kaydedilmiştir. Teşrîh-i Tıbâè’ın H. 1000/M.1591-92
yılında kaleme alındığı dikkate alındığında ve şairin “bunı yazdım irince âhirîne” şeklindeki ifadesinden hareketle
çalışmamıza konu olan sözlüğün müellifi ile IV. Murad’ın lugazına cevap veren Cihâdî’nin aynı şair olması uzak
görünmektedir. Yine sözlüğün İstanbul Üniversitesi nüshasının girişinde Cihâdî ile ilgili birkaç cümlelik bilgi de
yer alır. Bu kayıtta, Cihâdî’nin aslen İzvornikli olduğu fakat Budin’de ikamet ettiği ve bundan dolayı da Budinli
Cihâdî olarak tanındığı belirtilir. Şairin;
“Kemìne bende-i İzvorniúìyem
MaèÀrif ehlinin bir èÀşıúıyam
Budÿnda sÀkin olup nitekim nÿn
Ùalebden òÀli olmazdım dün ü gün” (yk.3a
)
beyitlerinden hareketle verilen bilginin doğru olduğu söylenebilir. Bu beyitler ve bilgiler dışında Cihadî hakkında
doğrudan bilgi sahibi olabileceğimiz başka hiçbir beyit yahut manzume bulunmamakla beraber sözlükte yer alan
birkaç beyitten hareketle bazı tahminlerde bulunulabilir. Öyle ki şairin;
“Tevekkül eyleyüp Rabb-i muèìne
Bunı yazdım irince Àòirìne” (yk.4a
)
şeklindeki beytinden hareketle Cihâdî, bu eseri olgun yaşlarda yazmış olmalıdır. Yine, sözlüğün yazılmasına
vesile olan esbâbın belirtildiği “Sebeb-i Teélìf-i KitÀb” başlığı altında yer alan bir beyitten anlaşıldığı üzere,
öğrenip öğretmekten dem vuran Cihâdî'nin, müderris olduğu düşünülebilir:
“Gehì idüp taèallüm gÀhi taèlìm
Baña keşf oldı bÀb-ı fehm ü tefhìm” (yk.3a
)
1.2. Teşrîh-i Tıbâè’ın Nüshaları
a. İstanbul Üniversitesi Nüshası: Nüzhet Ergun’un da işaret ettiği bu nüsha, İstanbul Üniversitesi Nadir
Eserler Kütüphanesi’nde TY3511 numarada kayıtlı bir mecmua içerisinde yer almakta olup özellikleri şu
şekildedir; söz başları ve cetvel kırmızıdır. Kâğıt aharlı ve filigranlıdır. Sözlüğün yer aldığı mecmuanın sırtı
- 20 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
kahverengi meşin ve üzeri ebru kâğıt kaplıdır. 1a
’da bir adet mülkiyet kaydı vardır. Ayrıca nüshanın ilk sayfasında
Hafız Mehmed Şerîf tarafından yazılan bir fevâid kaydı ile sözlüğün müellifi Cihâdî hakkında bazı bilgiler yer
almaktadır.
Baş: Õikr idelim anı kim ãubó u mesÀ
Her luàatle olunur aña åenÀ
Son: FÀèilÀtün FÀèilÀtün FÀèilÀtün FÀèilÀt
Faòr-i kevneyniñ muùahhar rÿóına diñ eã-ãalÀt
İstanbul Üniversitesi nüshasının yer aldığı yazmada manzum sözlüğün devamında Ferişte (Firişte) mahlaslı bir
şaire ait Farsça manzumeler ile bazı itikadi meselelerin manzum olarak aktarıldığı ve İslam coğrafyasında çok
büyük rağbet gören el-Ûşî’nin Kasidetü’l-Emâlî’si (Özbek, 1994) yer almaktadır. Sözlüğün bu nüshasında 339
beyit yer almakta olup, Belgrad nüshasına göre bazı kısımlar eksiktir. Ayrıca, nüshanın 3b
varağında yer alan
“Cihâdî Efendi’niñ rûhı içün Fâtihatü meèa’s-salavât” şeklindeki ibareden hareketle nüshanın müellif hattı
olmadığı kesin olmakla birlikte kimin tarafından, ne zaman istinsah edildiğine dair hiçbir bilgi de
bulunmamaktadır.
b. Belgrad Üniversitesi Nüshası: Eser, Belgrad Üniversitesi’nin dijital kütüphanesi (Digitalni Repozitorijum
Univerziteta u Beogradu)’nde “Kitab taršiḥ ṭaba” şeklinde kayıtlı olup, sözlüğün müellifi ve telif yeri hakkında
bilgi verilmemiş, telif/istinsah tarihi de 1797/98 olarak belirtilmiştir. Edindiğimiz dijital nüshadan6
gördüğümüz
kadarıyla söz başları kırmızı olan bu yazmada büyük bir yanlışlık yapılmıştır. Öyle ki; eserin adı Teşrîh-i Tıbâè
olmasına rağmen nüshada;
yani, Terşìò-i ÙıbÀè şeklinde yazılmıştır. Sözlüğün adının harflerinin ebced değerinin toplamının aynı zamanda
eserin tamamlandığı tarih (H.1000/M.1591-1592) olduğu düşünüldüğünde, bunun önemli bir hata olduğu
söylenebilir.7
Bu nedenle, söz konusu nüshanın konuya fazla vakıf olamayan bir müstensih tarafından kaleme
alındığı söylenebilir. Bu nüshanın ilk varağında;

6
Belgrad Üniversitesi’nin dijital kütüphanesindeki nüshayı ve muhtelif konulardaki yazmaları incelemek için bk.:
https://phaidrabg.bg.ac.rs [erişim tarihi: 30.10.2016]
7
Bu hatanın neden kaynaklanabileceğini araştırırken müstensihin değiştirdiği isim olan “terşìò-i ùıbÀè”nın harflerinin sayısal
değerinin 1592 olduğunu tespit ettik. Bu tarih, hicri 1000 yılının –yaklaşık– miladi karşılığına tekabül etmektedir. Müstensihi
hataya düşüren belki de sözlüğün müellifi tarafından düşürülen tarihin miladi olarak düşünülmesindendir. Bu ihtimalin de
göz önünde bulundurulmasında fayda mülahaza ediyoruz.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 21 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
yani “KitÀb 1212” şeklinde ibarenin bulunması, elimizdeki bu nüshanın zikredilen tarihte istinsah edilmiş
olabileceğini göstermektedir. Yazmanın katalogda 1797/1798 tarihli olarak kaydedilmesi de bu kayıttan
dolayıdır. Fakat ne katalogda ne de nüshada eserin kim tarafından istinsah edildiğine dair herhangi bir kayıt yer
alır.
Baş: Õikr idelim anı kim ãubó u mesÀ
Her luàatle olunur aña åenÀ
Son: FÀèilÀtün FÀèilÀtün FÀèilÀtün FÀèilÀt
Faòr-i kevneyniñ muùahhar rÿóına diñ eã-ãalÀt
Belgrad nüshasında toplam 369 beyit yer almakta olup, İstanbul Üniversitesi nüshasına göre bazı farklılıklar
göze çarpmaktadır.
1.3. Teşrîh-i Tıbâè’ın Şekil ve İçerik Özellikleri
Teşrîh-i Tıbâè, klasik döneme ait hemen her eserde görüldüğü üzere besmele, hamdele ve salvele ile
başlamaktadır:
“Õikr idelim anı kim ãubó u mesÀ
Her lüàatle olunur aña åenÀ

Óamd-i bì-óadd aña kim ol MüsteèÀn
Virdi bize õikriñ eyler her lisÀn

Hem ãalÀtile selÀm olsun aña
K’oldı aãl-ı müntehÀ-yı enbiyÀ” (yk.1a
)
Bu bölümlerden sonra “Der-medó-i luàat-ı èArabiyye” başlığı altında mesnevi nazım şekliyle yazılmış sekiz
beyitlik bir şiir yer almaktadır. Bu şiirde, ilim öğrenmek isteyen bir kişinin evvela lügat ilmini öğrenmesi; fıkıh,
hadis ve tefsir gibi ilimlere vakıf olmak isteyen kişilerin de Arap lisanına hâkim olmaları gerektiği dile
getirilmiştir:
(…)
“Eylese bir fenne kişi ibtidÀ
èİlm-i luàat aña gerek evvelÀ

Bil ki luàat-ı èArabiyyÀtdur
Kim sebeb-i baòt u saèÀdÀtdur
- 22 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Fıúh u eóÀdìå ü tefÀsìr hep
Bunıñ ile dÀéim olur mükteseb” (yk.1b
-2
a
)
Bunun akabinde ise diğer manzum sözlüklerin bazılarında da görülen, İstanbul nüshasında “Der-medó-i veõn-i
ùabè”; Belgrad nüshasında ise “Der-medó-i fenn-i taúùìè ü tefhìm” şeklinde olan başlıklar altında “bir manzumeyi
veznine göre parçalara ayırıp okuma” (Devellioğlu 2012: 1229) anlamına gelen taktî’ ilminin ve ölçülü olmanın
öneminin anlatıldığı, mesnevi nazım şekliyle yazılmış yedi beyitlik bir manzume yer alır:
“èİlmi vÀcib degülse evzÀnuñ
ÔÀhirÀ cehli naúıãdur anuñ
Ne úadar õÿ-fünÿn ise bì-rayb
Kec ùabìèat kişide olur èayb
Fenn-i taúùìèi bilmege herkes
LÀyıú oldur pes ide cidd ü heves” (yk.2b
)
Cihâdî, sözlüğün yazılış sebebi hakkında bilgiler verdiği “Sebeb-i Teélìf-i KitÀb” adlı bölümde ise böyle bir eser
kaleme almanın ezelde takdir edildiğini; Arap dilinde kaleme aldığı bu lügat ile kalplere ziya vereceğini belirtir:
“Eõel çün yazmışidi dest-i úudret
Göñülde baàladı bu fikre ãÿret
èArab dilince idem bir luàat cemè
ØiyÀ vire úulÿba nitekim şemè” (yk.3b
)
Ayrıca Cihâdî, bu eserden istifade edenler vesilesiyle hayırla yâd edilmeyi ummaktadır:
“İdüp ùÀlibler andan istifÀde
Sebeb ola gehì òayrile yÀde” (yk.3b
)
Eserin asıl bölümünü oluşturan sözlük kısmı, klasik dönem divanlarında görüldüğü üzere elif-ba sırasına göre
tasnif edilmiştir. Bu bölümler, Belgrad nüshasında Faãlun Elif, Faãlun fi’l-bÀ, Faãlun te, vb. şekilde birbirinden
ayrılmışken; İstanbul nüshasında böyle bir ayrım söz konusu değildir. Eserin sözlük kısmındaki bölümlerde yer
alan manzumeler (aaxa) şeklinde kafiyelenmiş olup, manzumelerin her birinde ortalama 10-11 beyitlik kıt’alar
kaleme alınmıştır. Sözlüğün elif-ba sırasıyla bütün harflerle kafiyelenmiş Faãlun fi’l-Àòiri başlıklı8
son
manzumesi ise mesnevi nazım şekliyle kaleme alınmış olup 30 beyitten oluşmaktadır.
Sözlüğün İstanbul nüshasında bulunmayan ve Belgrad nüshasında dikkat çeken bir husus da; manzumelerin
vezinlerinin belirtildiği takti’ beyitlerinden bir önceki beyitlerde kelime değil de cümle tercümelerinin yapılmış

8
İstanbul nüshasında böyle bir başlık bulunmamaktadır.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 23 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
olmasıdır. Yani, bahsi geçen beyitlerin ilk mısrasında Türkçe bir ibare, ikinci mısrasında ise ilk mısradaki Türkçe
ibarenin Arapça karşılığı nazmedilmiştir. Aşağıdaki örneklerden bu husus daha iyi anlaşılacaktır:
“Nefè ide èilmle kim úıla òavf iderek eyü èamel
Yenfeèu èilmü men bihi yaèmelü ãÀlióan yehÀb”9
(yk. 6a
)
“Hìç eylige irmez o ki terk ide namÀzıñ
LÀ yüdrikü birran ebeden men hüve ùÀmÿt”10 (yk. 7a
)
“èÁlim ulu oldı anı òorlasa da kibr iden
èAzze faúìhün ve in óaúúarahü men bedeò”11 (yk. 10b
)
“Dÿr olma ehl-i èilmden yaúlaşma bì-nefè olana
LÀ-tebèaden èan èÀlimin lÀ-taúraben men lÀ-yüfìd”12 (yk. 11b
)
Cihâdî, beyitlerin yazımında kullanılan veznin ezberlenmesi ve beyitlerin bu vezinlerle okunması için manzume
sonlarında takti’ beyitleri vermiştir. Bu beyitlerin ilk mısraında aruz kalıpları, ikinci mısraında ise hikmet yönü
ağır basan eğitici cümleler kaleme alınmıştır. Bu, manzum sözlüklerin hemen hemen tamamında görülen ve
gelenek haline gelmiş bir uygulamadır. Sözlüğün İstanbul nüshasını istinsah eden şahsın, manzumelerin sadece
veznini göstermesi ve hikmet-âmiz mısralara yer vermemesi, manzum sözlükçülüğe ait bu geleneği bilmediğine
işaret edebilir. Yani, aşağıda verilen örneklerin ikinci mısraları İstanbul nüshasında yer almamaktadır:
“MefÀèìlün feèÿlün mefÀèìlün feèÿlün
èAmeldür oúumaúdan àaraø yoòsa degil cÀh” (yk. 27a
)
“Feèÿlün mefÀèìlün feèÿlün mefÀèìlün
Eyüler daéim olur dili pÀk ü işi pÀk” (yk. 22b
)
“Mefèÿlü MefÀèìlün Feèÿlün
Úulluàile olur úurb-ı sulùÀn” (yk. 25b
)
Cihâdî, eserinin nihayete erdiğini ise şu beyitlerle dile getirir:
“èİlme dürüş dìn içinde olmaú istersen úavì
èÁlimiñ medóinde geldi Àyet-i hel yestevì
13

9
“İlim, öğrendikleriyle korkarak sâlih amel işleyen kişiye fayda verir.”
10 “Namazı terk eden/kılmayan ebediyen iyiliği anlayamaz/bulamaz.”
11 “Kibirli insan her ne kadar hakir görse de fakîh/âlim izzet sahibidir.”
12 “Âlimden uzak durma, faydasız olana ise yaklaşma.”
13 “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” mealindeki “ مُ
۪ذي َن ََل يَ ْعلَ
َّ
ُمو َن َوال
۪ذي َن يَ ْعلَ
َّ
ِوي ال
ْل هَ ْل يَ ْستَ
قُ
ن َو) “ Zümer 39/9) âyet-i
kerîmesinden iktibas. İslâm dininin ilme verdiği önemi ispatlamak için şairler ve âlimler çoğu kez bu âyete telmih yaparlar;
(bk. Yılmaz, 1992: 69).
- 24 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Nıãf-ı manôÿmı kitÀbıñ buldı çünkim intihÀ
Úısm-ı menşÿra bi-èavn’illÀh úılalım ibtidÀ
FÀèilÀtün fÀèilÀtün fÀèilÀtün fÀèilÀt
Faòr-i kevneyniñ muùahhar rÿóına diñ eã-ãalÀt” (yk. 30b
)
Eserin son kısmında dikkat çeken en önemli nokta ise kitabın manzum kısmının bittiği ve artık mensur kısmının
başladığını belirten beyittir. Belli ki Teşrîh-i Tıbâè, manzum ve mensur olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır ve
müstensihler yalnızca manzum kısmını istinsah etmişlerdir. Eserin yalnızca manzum kısmının meydanda
olmasının bir nedeni de mensur kısmı yazmaya müellifin ömrünün yetmemesi olabilir.14

14 Bu noktada şu hususu belirtmek isteriz ki edindiğimiz iki yazma nüsha ile genel hatlarıyla tanıtmaya çalıştığımız Teşrîh-i
Tıbâèın tarafımızdan nüshalar karşılaştırılarak transkripsiyonlu metni ve incelemesi daha geniş bir çalışma olarak
düşünülürken; Budinli Cihâdî hakkında ortaya çıkacak yeni belgeler ve bilgiler, çalışmamızı bambaşka bir noktaya
kaydırabilir.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 25 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
SONUÇ
Teşrîh-i Tıbâè, -yazıldığı yer kesin olarak bilinmemekle beraber- Anadolu sahası dışında yazılması muhtemel bir
sözlük olması yönüyle dikkat çekicidir. Eserin müellifi hakkında detaylı bilgi sahibi olamamamız, sözlüğün
Belgrad’a kadar nasıl gittiği sorusunu da cevapsız bırakmaktadır. Fakat asıl üzerinde durulması gereken konu,
Balkanlar’ı, Osmanlının, sadece eli kılıç tutan askerlerinin değil; kültür, medeniyet ve edebiyatının da fethetmiş
olmasıdır. Öyle ki; Anadolu sahasında doğup gelişen manzum sözlük yazma geleneğinin, Balkanlara kadar
yaygınlaşması ancak kültürel etkileşimle açıklanabilir. Mevcut literatürde sadece Sadeddin Nüzhet Ergun
tarafından zikredilen ve genel hatlarıyla tanıtılmaya çalışılan bu manzum sözlüğün yalnızca iki nüsha olması,
öyle sanıyoruz ki; rağbet görmemesinden dolayıdır. Manzum sözlük gibi zor sayılabilecek bir alanda eser telif
eden Cihâdî’nin, başka manzumelerinin de olması kuvvetli bir ihtimal olarak görülmektedir. Ayrıca sözlüğün son
kısmında yer alan “nısf-ı manzûmı kitâbın buldı çünkim intihâ / kısm-ı mensûra bi-‘avnillah kılalım ibtidâ”
şeklindeki sözlerden hareketle sözlüğünün mensur kısmının da olduğu ve Cihâdî’nin bu eser dışında müstakil
mensur eserlerinin de olabileceğini göstermektedir. Bu ihtimaller dâhilinde, Edirneli Nazmî tarafından derlenen
Mecmau’n-Nezâir’de, Kâbilî’nin Sultân-ı Hûbâna Münâsib Eş’âr isimli matla’lar mecmuasında ve Peşteli
Hisâlî’nin Metâli’u’n-Nezâir’inde manzumeleri bulunan her üç Cihâdî belki de aynı şairdir. Uzak bir ihtimal dahi
olsa, Atâ Tarihi’nde zikredilen Cihâdî’nin de Teşrîh-i Tıbâè’ın müellifi olması yine ihtimal dâhilindedir. Bütün bu
müphem noktalar, yurtiçi ve yurt dışındaki kütüphanelerin tam anlamıyla taranması neticesinde ortaya çıkacak
yeni bilgi ve belgelerle Budinli Cihâdî’nin hayatı ve eğer varsa başka eserleri hakkında bilgi sahibi olunarak
aydınlığa kavuşacaktır. Çalışmamıza esas aldığımız iki nüshadan Belgrad Üniversitesi nüshasının yanlış isimle
istinsah edilmiş olması; İstanbul Üniversitesi nüshasının ise kısmen eksik olması da merak uyandıran bir
noktadır. Cevabını bilemediğimiz bir diğer dikkat çeken nokta ise, İstanbul Üniversitesi’nde bir nüshası
bulunması ve Sadeddin Nüzhet Ergun tarafından işaret edilmesine rağmen söz konusu sözlüğün mevcut
literatürde henüz adının dahi anılmamasıdır.
KAYNAKÇA
Aksoyak, İ. Hakkı (2014). “Cihâdî”,
http://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php?sayfa=detay&detay=1445 [30.10.2016]
Cihâdî [t.y], Teşrîh-i Tıbâè, [y.y] İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, IUNEK-TY3511.
Cihâdî [t.y], Kitab taršiḥ ṭaba (Terşîh-i Tıbâè), [y.y]
https://phaidrabg.bg.ac.rs/detail_object/o:1528?SID=&actPage=&type=thumbnails [30.10.2016]
Çöğenli, Sadi (2000-2001). “Eski Harflerle Basılmış Türkçe Sözlükler Kataloğu”. Akademik Araştırmalar Dergisi.
Yıl: 2, S. 7-8, Kasım 2000-Nisan 2001. s. 99-134.
Devellioğlu, Ferit (2012). Osmanlıca – Türkçe Ansiklopedik Lûgat. Ankara: Aydın Kitabevi.
- 26 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Duru, Necip Fazıl – Eren, Abdullah (hzl.) (2014). Nazm-ı Dil-ârâ (Farsça-Türkçe Manzum Lûgat), Ordu: Altınpost
Yayınları.
Düzenli, Mesut Bayram (2015). Tuhfe-i Se-Zebân. İstanbul: Erguvan Yayınevi.
Erdem, Mehmet Dursun (2005). “Osmanlı Dönemi Manzum Çocuk Sözlükleri ve Bir Lugât-ı Sıbyân Yazması”,
Hece Aylık Edebiyat Dergisi. Çocuk Edebiyatı Özel Sayısı, Yıl 9, Sayı 104-105, Ağustos-Eylül 2005, s. 178- 189.
Erdem, Mehmet Dursun (2005). “Manzum Sözlükler ve Tuhfe-i Âsım”. International Journal of Central Asian
Studies. Volume 10-1, Editor in Chief: Choi Han-Woo, p.197-216, Korea.
Ergun, Sadeddin Nüzhet (1936). Türk Şairleri. C.1, [y.y].
Gıynaş, Kamil Ali (2015). “Arapça-Farsça-Türkçe Manzum Bir Sözlük: Tufetü’l-İhvân Hediyyetü’s-Sıbyân”,
Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, C.8, S.41, s.154-163.
Gülhan, Abdülkerim (2005). “Manzum Sözlük Nazmü’l-Leâl’in Dil ve Üslûp Özellikleri Üzerine Bir
Değerlendirme”, Celal Bayar Üniversitesi “II. Uluslararası Türk Tarihi ve Edebiyatı Kongresi, 11-12-13 Kasım
2005 Manisa.
Gümüş, Zehra (2007). “Klâsik Türk Edebiyatında Manzum Sözlük Şerhleri”, Turkish Studies. C.2, S.4 Sonbahar
2007, s.423-431.
Gürbüz, Mehmet (2011). Kâbilî’nin “Sultân-ı Hûbâna Münâsib Eş‘âr” Adlı Şiir Mecmuası. Yayımlanmamış
Doktora Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Gözitok, M. Akif, Nazm-ı Bedî’ (Farsça-Türkçe Manzum Sözlük). Erzurum: Mim Yayınları.
İlhan, Seyfettin (1997). Şemsi Cevâhirü’l-Kelimât (Mukayeseli İnceleme). Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
Elazığ: Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
İmamoğlu, Ahmet Hilmi (2006). Muğlalı Şâhidî İbrahim Dede Tuhfe-i Şâhidî Farsça-Türkçe Manzum Sözlük,
Muğla: Muğla Üniversitesi Yayınları.
Kalyon, Abuzer (2011). Peşteli Hisâlî Metâli’ü’n-Nezâir (II. Cilt), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara: Gazi
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Karabey, Turgut -Numan Külekçi (1990). Sünbülzâde Vehbî, Tuhfe (Farsça-Türkçe Manzum Sözlük), Erzurum:
Atatürk Üniversitesi Yayınları.
Karaismailoğlu, Adnan (1990). “Manzum Sözlüklerimizden Tuhfe-i Remzî”, Millî Kültür, 74, Temmuz 1990, s.60-
61.
Kartal, Ahmet (2003). Tuhfe-i Remzî, Ankara: Akçağ Yayınları.
Kılıç, Atabey (2001), Mustafâ bin Osmân Keskin, Manzûme-i Keskin, Kayseri: Laçin Yayınevi.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 27 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Kılıç, Atabey (2006). “Klâsik Türk Edebiyatında Manzum Sözlük Yazma Geleneği ve Türkçe-Arapça
Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân”, Klâsik Türk Edebiyatı Sempozyumu (Prof. Dr. Abdülkadir Karahan’a Armağan)
6-7 Mayıs 2005 Şanlıurfa, (hzl.: Eyüp Azlal, Necmi Karadağ, M. Emin Karahan), Şanlıurfa: Şanlıurfa Belediyesi
Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları: s. 186-189.
Kılıç, Atabey (2006). “Türkçe-Arapça Manzum Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân -1- (İnceleme)”, Turkish Studies,
1. Cilt 2. Sayı, s. 81-100. http://www.turkishstudies.net/dergi/cilt1/sayi2/makale/kilic.pdf [30.10.2016]
Kılıç, Atabey (2006). “Mevlânâ Müzesi Kitaplığı 4026’da Kayıtlı Manzum Sözlük Mecmûası Hakkında”. Mevlânâ,
Mesnevi, Mevlevihaneler Sempozyumu. 30 Eylül-01 Ekim 2006. Manisa.
Kılıç, Atabey (2007). “Türkçe-Arapça Manzum Sözlüklerimizden Sübha-i Sıbyân-2-(Metin)”. Turkish Studies, 1.
Cilt 3. Sayı, s. 29-71.
Kılıç, Atabey (2007), “Türkçe-Farsça Manzum Sözlüklerden Tuhfe-i Vehbi(Metin)”, Turkish Studies, 1. Cilt 4. Sayı,
s. 410-475.
Kırbıyık, Mehmet (2002). “Miftâh-ı Lisân Adlı Manzum Fransızca-Türkçe Sözlük Üzerine”. Selçuk Üniversitesi
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi. Sayı: 11-2002, s.184-200.
Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir, http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-
292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf. [erişim tarihi: 30.10.2016].
Muhtar, Cemal (1993). İki Kur’an Sözlüğü Luğat-ı Ferişteoğlu ve Lugat-ı Kânûn-ı İlâhî. İstanbul: Marmara
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları.
Ölker, Gökhan – Duyar, Hidayet (2013), Se-Zebân / Şeyh Ahmed-i Antakî, Konya: Palet Yayınları.
Ölker, Gökhan (2009). “Rumca-Türkçe Manzum Sözlük Tuhfetü’l-Uşşâk”, Turkish Studies. Volume 4/4, s.856-
872.
Ölker, Perihan (2009). “Klâsik Edebiyatımızda Manzum Sözlük Geleneği ve Mahmûdiyye”, Turkish Studies,
Volume 4/4, s.873-888.
Öz, Yusuf (1996). Tarih Boyunca Farsça-Türkçe Sözlükler. Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara: Ankara
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Özbek, Durmuş (1994). “el-Ûşi ve Kasidetü’l-Emali”, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, S.5, ss. 277-
293. http://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125745/5000115544 [30.10.2016]
Öztahtalı, İbrahim İmran (2004), Lâmi’î Çelebi ve Lugat-ı Manzûmu, Bursa: Gaye Kitabevi.
Tanyıldız, Ahmet (2013). Mes’ûd Lutfî Efendi – Tuhfe-yi Lutfî (Türkçe-Farsça Manzum Sözlük). İstanbul:
Akademik Kitaplar.
- 28 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Tayyâr-zâde Ahmed ‘Atâ (1293). Târih-i ‘Atâ, C.4, İstanbul: [y.y].
Yakar, H. İbrahim (2007). “Manzum Sözlüklerimizden Tuhfe-i Fedâî”. Turkish Studies, C.2, S.4, Sonbahar 2007,
s.1015-1025.
Yılmaz, Mehmet (1992). Edebiyatımızda İslamî Kaynaklı Sözler. İstanbul: Enderun Kitabevi.
Yurtseven, Necmettin (2003). Türk Edebiyatında Arapça-Türkçe Manzum Lugatler ve Sünbülzâde Vehbî’nin
Nuhbe’si. Yayımlanmamış Doktora Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Zararsız, Şeyma Nur (2015). Tuhfetü’l-Mülûk (Tuhfe-yi Şâhidî Şerhi).Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi . Kayseri:
Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 29 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
EKLER
Teşrîh-i Tıbâè’dan Örnek Sayfalar

İstanbul Üniveritesi Nadir Eserler Kütüphanesi Nüshası, yk.2a
- 30 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Belgrad Üniversitesi Nüshası, yk.1a
Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü - 31 -
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
İstanbul Üniveritesi Nadir Eserler Kütüphanesi Nüshası, yk.13b
- 32 - Hasan Doğan, Budinli Cihâdî ve Teşrîh-i Tıbâè İsimli Türkçe- Arapça Manzum Sözlüğü
Journal of Turkish Language and Literature
Volume:2, Issue: 4, Autumn 2016, (16-32)
Belgrad Üniversitesi Nüshası, yk.15a

Konular